Masonların Gizemli Dünyası


 (Güncel yorum ve analizler için X.com (Twitter) hesabımızı takip edebilirsiniz: Analysint - For content in English please visit Analysint's Page at Substack)

Masonluk ve Masonlar konusunda ortada büyük bir bilgi kirliliği ve kafa karışıklığı var. Bunun bir sebebi komplo teoricileri ya da Mason örgütlenmesinin yaygınlığını kendilerine tehdit gören diğer dinlerse diğer sebebi de masonların ketumluğu. Fransız ekolünü bilemem, açıkçası onların hikayesi diğerinin devamı olarak görülebilir. O yüzden kısaca değinip esas konuya geçeceğim.

Türkiye’de Fransız ekolüne en yakın olanlar Özgür Masonlar Büyük Locası. Bu büyük loca ateistleri ve kadınları da kabul eden loca olarak biliniyor. kadın üye konusu tam olarak kabul etmek değil anladığım kadarıyla. Ayrı localardalar. Ateistlik konusu da muğlak. Beyaz defter ya da kitap dedikleri sayfaları boş bir kitapları var sanırım. Bana kalırsa ateistleri de kabul ediyoruz deyip o deftere kendi öğretilerini yazıp yeni bir musaf ortaya çıkarma derdinde olabilirler. Bu grubun içinde köylü ve kasabalı köklerden burjuvaziye intisap etmişlerin oranı yüksek.

HKEMBL, İSKOÇ RİTİ, YORK RİTİ

Diğer mason locası İngiliz ya da günümüzde daha doğru sayılacak bir tabirle Anglosakson ekolüne bağlı Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası. Bunların üstünde UGLE yani United Grand Lodge of England var. UGLE Amerika'daki masonların da ekserisinin bağlı olduğu otorite (her ne kadar Amerikanlar oldukça özerk ve kimi zaman UGLE'den daha baskın olsalar da).

HKEMBL, mavi loca ve İskoç Riti (kırmızı loca, kendi tabirleriyle skoç riti) yolunu takip ediyor. Mavi loca 3 seviyeden oluşuyor. Bu dereceler duvarcılık mesleğindeki çırak, kalfa ve ustaya tekabül ediyorlar. UGLE'ye bağlı localardan alabileceğiniz en yüksek derece 3. derece olan usta mason-duvarcı derecesi. Geri kalan dereceler sembolik kabul ediliyorlar. Peki öyle mi?

Masonlar mavi locaya takılıp kalanlarla kendi aralarında dalga geçiyorlar. Anglosakson dünyasında 3. dereceden sonra izlenecek kabaca iki ayrı yol var. Bunlardan biri İskoç Riti. Diğeri York Riti. York Riti Kuzey Amerika’da yaygın. Royal Arch olarak da geçiyor. 

İskoç Riti ve York Riti derecelerinin denkliği

   - İskoç Riti ve York Riti derecelerinin denkliği

İskoç Riti hakkında bilgi için Albert Pike’ın yazdıklarına bakabilirsiniz. Pike adı masonlara yapılan sözlü sataşmalarda çok geçtiği için masonlar adını duyunca rahatsız olabilirler. Albert Pike'ın Lusifer'e atıfları üzerinden masonlar satanist saldırısı yapılıyor. Masonlar da alıntı bağlamından koparılmış diyerek cevap veriyorlar. Her iki taraf da tam olarak haklı değil. alt seviye masonlar olayın farkında olmayabilirler, üst seviyedekiler de sırlarını ifşa etmek istemiyor olabilirler ama Samael, Kabil, Lilith-Havva, Tubalcain ve Hiram Abif üzerine inşa edilmiş teolojilerinde bir "diğer tarafı da dinleyelim" savunusu olduğu aşikar. Satanist diyenlerse masonlar Samael, Lusifer, Pan, Baphomet vs. isimleri üzerinden Kabil'in soyundan gelenlerle beraber tiranlığa, dogmaya savaş açtıkları ve haliyle kötülük ve şeytan savunusu yapmadıkları için tam olarak haklı değiller. Kısacası herkes iyi olan biziz görüşünde. Masonların Royal Society üzerinden yaptıklarıyla dahi şu anda yaşadığımız dünyanın kurulmasında oynadıkları rolü görürseniz bu kavganın ne kadar karmaşık olduğu, at izinin it izine karıştığı ortaya çıkar (Sir İsaac Newton aynı zamanda simyayla uğraşan bir biraderdi). Konuya dönelim. Ben Müslüman'ım, ama aynı zamanda masonum diyerek mavi locaya giren varsa bu konuları bilmeden ahlaklı ve dürüst bir insan olarak herkesin yaptığı kadar kayırmacılık bağlantılarıyla hayatına devam edebilir. Ama Müslüman adamın Katolik Kilisesi’yle kavga eden ve Adonai- Adonay kavramının karşısına kendi yarattığını koymak isteyen insanların savaşında ne işi var onu anlamam. Bunu Müslüman mason olamaz anlamında söylemiyorum. Samimi olarak seviye arttıkça ana akım Hanefi Matüridi bir Müslüman'ın itikadını ve fıkhını bu resimde nereye koyacağını merak ederek söylüyorum. Bir Katolik içinse girilecek yol değil mesela, kanlı bıçaklı düşmanlar.

Mavi locayı bitirdiniz. Türk’seniz belki bağlantıları sağlamlara açık gizli bir kaç yol hariç ana-akım devam yolu İskoç Riti. 33 dereceli, mavi loca dereceleri dahil. Eklektik. Mitler, dinler, felsefeler morality play - mystery play olarak size sunuluyor. İddiaları sizin kendi yorumunuz ve üstatların yardımıyla iyiliğin yolunu bulup kendinizi yontmanıza yardımcı olacağı. Pike'ın tamamını detaylıca anlattığı bu ritüellerle ilgili yazdıklarını okursanız olayın bundan fazla olduğu ortaya çıkıyor. Pike Scottish Rite'ın büyük pontifi bu arada. Capitol binasının yanında önünde çift başlı kartal figürü olan heykelini vardı düne kadar, sanırım birileri yaktı iç savaşta güneyin tarafında olduğu için. Çift başlı kartal da kartal değil, Bennu, yani telli turnadır. Yeniden doğuşu niteler (her sene Nil baskınlarından sonra tekrar aynı döngüyü aksatmadan çıkıp gelen, hiyerogliflerde gördüğünüz kuş işte). Amerika bu yeniden doğuş ilkesine uygun olarak kurulmuştur. Pike Washington DC’de bulunan Amerikan Kuzey Bölgesi Scottish Rite genel merkezinin – tapınağının içinde gömülüdür. Duvara defnetmişler. İlginç mimarisiyle dikkat çeken bu binanın içinde en üst seviyenin toplandığı küçük odada yerlere serili halıları da bir Türk mason “çıplak mermer hoş değil, ben size İstanbul’dan güzel halı yaptırayım,” diyerek getirtmiş bu arada.


   - İşte o halı.

Türkiye'ye resmi olarak Royal Arch yani York Riti'ni getirmeye çalışmışlar, her defasında büyük loca karşı çıkmış. Sebebini York Riti'ni inceleyince anlıyorsunuz. York Riti'nin en üst seviyelerine çıkmak için Hristiyan olmak gerekli, bunu şart koşmayan localardaysa karışık üye profiline rağmen Hristiyanlık adı altında faaliyet gösteriliyor. Pratik olarak manası yok başka dinlerden olanlar için. Zaten en üst seviyeler Rosicrucianism – (Gül Haç/Gül Salib) (felsefe ağırlıklı) ve şövalyelik. Tepede Tapınakçı’lar var. Tapınakçı seviyesi İskoç Riti'ndeki 32. seviyeye denk (33. seviyeyi sembolik görüyorlar ve çoğu zaman elini cebine atmaktan çekinmeyip cemiyete büyük katkıları olanlara veriliyor). 


                         - York Riti ve İskoç Riti denkliği

Bu dereceyi alabilmek için "eğer kılıcımı bir dini savunmak için kullanmak zorunda kalırsam tercihimi Hristiyanlıktan yana yapacak ve Hristiyanlığı savunacağım," yeminini etmeniz gerekiyor. Türkiye’ye getirilmemesinin sebebini anlamışsınızdır. Üye olmak isteyenler azalacağı gibi, bu derecenin yemin görüntülerinin sızdığını ve arkasından kopacak gürültüyü düşünün. Mason Tapınakçılar’ın gerçek Tapınakçılar’ın devamı değil. İsmi kullanıyorlar ve bazı Tapınakçı yorumlarını benimsemişler. Sonradan icat edilmiş bir derece. Gerçek Tapınakçılar’ın organik devamı aslında bütün gizeme rağmen ulu orta çalışmaya devam ediyor. Araştırırken bunu buldum ve bir başka yazıda kim olduklarını ve Tapınakçılar azledilip öldürüldükten sonra saklananların neler yaptıklarını, Dünya’yı nasıl değiştirdiklerini anlatacağım.

- Masonik Tapınakçıların sembolü. 
In Hoc Signo Vinces Latince "Bu 
işaretle fethedeceksin," anlamına geliyor.

İŞİN DERUNU


Şimdi aranızda, "ya hu, biraz önce sen bu masonları Adonai karşıtı dememiş miydin, ne ara Hristiyanlık'a geldik, Hristiyan oldular," diyenler olacaktır. Haklısınız, açıklayayım. Öncelikle Hristiyanlık da diğer dinler gibi yekpare değil. Milyon çeşit yorumu var. İkinci olarak, Tapınakçılar ve Rosicrucian’lar. Evet açıklamam bu. Bu iki grubun da ana akım Hristiyanlıkla alakalı olduğunu düşünen varsa onları kendi kurduğum locama "Anadolu Hisarı'nın Fevkalade Yeniçeri Beşeleri" kontenjanından sokmak isterim. Baphomet olayı yalan değil. Biz keçiyiz, siz koyunsunuz diyorlar başından beri. Tamam, yetişkin bir grup adam FRP oynuyor, İskoç Riti, York Riti, olay bitti diyebilirsiniz. Bitti mi?

Biter mi, daha yeni başlıyoruz. Appendant Body dedikleri bu ritlerden-yapılardan Amerika merkezli ikisine daha değinmek isterim (bu arada appendant body'ler hariç bunların yavrusu dişli çarklarının, aslanların, t. Masters’ların bağlantılarını araştırın, tesadüf olamayacak kadar iç içe geçmiş olduklarını görün).

İlk body Shriners. Bunlar masonların yaramaz çocukları olarak geçiyor. Çocuk hastaneleri var, bağış toplayıp hasta çocuklara bakıyorlar. Dönen paranın miktarı hesaplanınca hayır işlerine ayırdıkları para devede kulak yine de. Kafalarındaki feslerden tanırsınız. Eskiden 33. derece mason ya da Tapınakçı olma şartı vardı Shriner olabilmek için. Esnettiler diye biliyorum, ama hala davet üzerine üye olabiliyorsunuz. Bu konuyu da açayım. Türkiye’de tarihsel koşullar ve bizdekilerin seçkinciliği-adam kayırmacılığından dolayı üyelik başvurusu yoktur. Donla gelenler girmesin diyerek plajı paralı yapmak gibi. Amerika’daysa üye devşirmek yasaktır. Üye olmak isteyenin sorması gerekir. Asla ve kata size üye olur musun denilmez. ask1 2be1'dır mottoları (Ask one to be one, yani bizden biri olmak için sor). Bu bağlamda Shriners çok seçici. Üyeleri genellikle üst seviye masonlar. Mavi Locacılarla işleri olmuyor.

İkinci "body" ise bunların da bir uzantısı olarak işlev gören ve yine davet üzerinden üye kabul eden bir oluşum: Royal Order of Jesters. Buraya üye olmak için 33. derece de kesmiyor. Shriner olmalı, üstüne de o seviyeden sonra ikinci defa davet edilebilmelisiniz. Ayrıca üyelik çok ama çok pahalı (mavi loca veya İskoç Riti Amerika'da yıllık yemek masrafları dahil 500 doları geçmez, takısıydı, kıyafetiydi, bağışıydı derken yıllık 1000 doların üstüne pek çıkmazsınız, Türkiye’dekiler bu konuda da maalesef seçkincilik adı altında insan ayırmaya devam ediyorlar).

Bunlar da Shriners gibi partici ama artık seviye düşüyor. 3-5 senede bir seks skandallarıyla gündeme geliyorlar, mahkemelik oluyorlar. En son bir üyesi verdiği ifadede kendisi gibi her locada yapılan etkinliklerde kullanılmak üzere getirilen hayat kadınlarından sorumlu bir biraderleri olduğunu anlatıyordu. Bunun yarattığı fırtına dinmeden pek çok üyesinin düzenli olarak toplu halde Brezilya'ya "balık tatili"ne gidip düzenledikleri partilerde reşit olmayan kızlarla ilişkiye girdikleri ortaya çıktı. Bu skandallardan birinde Amerika'da düzenlenen oteldeki partiye kızları şerifin getirdiği, polis müdürünün hem üye olduğu hem de mesaisi bitmiş üniformalı polisleri kapıya güvenlik olarak diktiği ve yanılmıyorsam locanın üstadı olan o eyaletin yüksek mahkemesi yargıcının yasadışı yollardan getirilmiş hayat kadınlarıyla diğer loca üyeleriyle beraber seks partisi yaptıkları ortaya çıktı. Üstelik kadınlardan biri yargıcın daha önce hayat kadını olduğu için ceza verdiği birisi (Amerika’da fuhuş yasal değil, üstelik hayat kadınları bir eyaletten diğerine götürüldüğü için suç federal mahiyete bürünmüş, soruşturmaya FBI dahil olmuş). Münferit olay değil. Zaten düne kadar da saklamıyorlardı ne olduklarını. Dahası kendilerini Shriners'ın ve dolayısıyla masonluğun bir uzantısı doğal olarak bir hayır kurumu olarak gördükleri için mavi localar ve ritler gibi vergiden muaf olmuşlar. En sonunda genel merkezlerinin bulunduğu eyalet bu muafiyeti iptal etti. Bu zengin kardeşlerimiz seks, alkol ve uyuşturucuyu kendi paralarıyla alıyor ama bu parayı vergilendirmek yerine hayır işi olduğunu iddia ediyorlar, vergisini vermiyorlar. Yüksek ahlak! hepsi usta mason, hemen hepsi 30. derecenin üstü. masonluk ahlakında eşini aldatmak yasak denir inisiye edilenlere. Demek ki ele verip talkını kendileri yemişler salkımı. Bu jesters'ın da içinde Blood Brothers diye daha da küçük ve yine davetle üye kabul eden bir grup var ama artık bu kadar yeter. Matruşka gibi. Bunlar yeni şeyler de değil. Bohemian Grove var en basitinden başkanlar seviyesinde lise öğrencisi gibi eğlenilen mahfilleri görmek istiyorsanız bakmanız gereken.

girmeyi düşünen varsa sadece Türkiye olarak bakmasın. Burada iş bulurum, çevre yaparım diye girersiniz, ben Müslüman'ım, Yahudi'yim, Katolik'im, ama loca herkese açık dersiniz, yarın Amerikalı bir biraderinizin Templar olduğunu, önceliğinin kendi dinini (ya da onun kendine göre yorumunu) (kılıçla) savunmak olduğunu öğrenirsiniz, canınız sıkılmasın. Bu hadi neyse, demokrasi var, isteyen istediğine inanır, ama burada İskoç Ritine sıkışıp kalmışken asla kabul edilmeyeceğiniz mahfillerde bir Shriner ya da Jester hayat kadınlarının kalçasından koko çekiyor olabilir. Garibim mavi localılar ya da çorbadan ekoseler olarak dış kapının mandalı şeklinde, hiyerarşinin en altında bunun gerçekleşmesi için gereken gizliliği sağlıyor olabilirsiniz.

Üstat (her türlü üstat olabilir bu arada) Stanley Kubrick'in son filmi Eyes Wide Shut'ın 32 sahnesi olduğu ve her bir sahnenin İskoç Riti'nin bir derecesine denk geldiğini anlatan bir video vardı, bulursam eklerim. Filmin kendisi 33. dereceyi sembolize ediyormuş. İlk izlediğimde hadi canım demiştim. Epstein'i, Jesters'ı derken biz büyüdük ve kirlendi dünya.

Lilith'in-Havva'nın Lusifer’in dünya şubesi Samael'den olan çocuğu Kabil'in soyundan gelen ve keçi-Baphometle ifade edilen ateş kuşağı (Lusifer ve ateş) -teknik yönü kuvvetli, zanaatı, sanatı ve bilimi yaratan üstün insan olduğunuza inanıp, koyunla sembolize edilen dogmatik, kalpten inanan su kuşağı (Adonai su tanrısı) insanlarını kontrol altına almak isterken kendinizi creme de la creme'in peçeteciliğini yaparken bulmayın.

Masonlar bu Shriners ve Jesters taifesini aralarından atmadıkları müddetçe maalesef zan altında kalacaklar. Çokça eleştirildiğini gördüğümü de eklemek zorundayım, ama yüksek seviyeli oldukları ve davEtle kabul ettikleri için bir nevi dokunulmazlıkları var. Royal Society hikayesinin sonu buraya gelmemeliydi.